15 Ocak 2020 Çarşamba

Bademcik iltihabı Tedavisi

Bademcikler, boğazın iki yanında bulunan, badem biçimindeki lenfoid doku bölgeleridir. Bademcik enfeksiyonuna tonsilit denir.
Lenfatik sistemdeki diğer organlar gibi, bademcikler de bağışıklık sisteminin bir bölümünü oluştururlar ve enfeksiyona karşı vücudu koruma görevinde rol alırlar.
2,5 cm boyunda, 1,5 cm eninde olan bademcikler, görev yaparken enfeksiyon kapabilmekle birlikte, penisilin tedavisine iyi yanıt verirler. Sık sık enfeksiyon kapmaları, üst solunum yollarına ve böbreklerde tehlikeli etkilerin doğmasına neden olabilir, bu yüzden alınmaları önerilebilir. Bademcikler, bebeklerde ve çocuklarda büyüklere göre daha büyüktür.

 Bademcik iltihabı Tedavisi
 kırmızı etin yararı
yaş pastanın faydaları
ZEYTİNYAĞI faydaları
Yakıotunun faydası
Tatulanın yararları
Lavantaçiçeğinin şifası
Kasımpatının faydaları
Kurtayağının şifası
Dereotunun şifaları
Devekulağının şifaları
Biberiyenin yararları
Bitotunun şifaları



  öz olarak 
köftenin şifaları
makarnanın şifaları
nohudun faydaları
hoşafın yararları
ÇÖREKOTU şifası
GELİNCİK yararları
MELEKOTU yararı
Yaseminin şifası
Vişnenin şifası
Üvezin faydaları
Sandalağacının şifası
Sarmaşığın faydası
Soyafasulyesi
Söğüdün yararı
Rezenenin şifası
Nohudun faydaları
Melisanın faydaları
Karanfilin faydaları
Karnabaharın faydaları
Kayısının faydası
Kediayağının faydası
Kenevirin faydası
Kınakınanın şifası
Kızılcığın şifası
Ebegümecinin şifası
Defnenin yararları
acı yonganın faydası


özde
Miskçiçeği
Helvacıkabağı
Filiskin
Devamını Oku »

9 Ocak 2020 Perşembe

Ağrılı aybaşı hali , Ağrılı aybaşı tedavisi

Ağrılı adet görme (dismenore) nedir? Ağrılı adet görme nedenleri, belirtileri ve tedavisi…

Ağrılı adet krampları yani tıp dilinde dismenore uterus (rahim) kasılmalarının neden olduğu adet krampları için tıbbi bir terimdir. Birincil dismenore sık görülen menstrüel (adet) krampları ifade ederken, ikincil dismenore üreme organlarındaki bozukluktan kaynaklanır. Her iki tip de tedavi edilebilir. Şimdi ağrılı adet görme ile ilgili merak edilenlere bir göz atalım… Ağrılı adet görme nedenleri, belirtileri ve tedavisi…

 

Adet döneminde ya da hemen öncesinde kasıklarda, karın bölgesinde ortaya çıkan ve bazen günlük aktiviteleri kısıtlayacak kadar şiddetli olan dismenore yani ağrılı adet görme nedir? Ağrılı adet görme (dismenore) nedir? Ağrılı adet görme nedenleri, belirtileri ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri haberimizde bulabilirsiniz…
AĞRILI ADET GÖRME (DİSMENORE) NEDİR?
Dismenore adet kanaması için tıbbi terimdir. İki tür dismenore vardır: “birincil” ve “ikincil”.
Birincil dismenore, tekrarlayan (geri dönüş) olan ve diğer hastalıklardan kaynaklanmayan yaygın menstrüel kramplardır. Ağrı genellikle 1 veya 2 gün önce veya adet kanaması başladığında başlar ve alt karın, sırt veya uyluk bölgelerinde hissedilir. Ağrı, hafif ila şiddetli olabilir, tipik olarak 12 ila 72 saat sürebilir ve bulantı ve kusma, halsizlik ve hatta ishal ile birlikte olabilir. Yaygın adet krampları genellikle bir kadın yaşlandıkça daha az ağrılı hale gelir ve kadının bebeği varsa tamamen durdurabilir.
Sekonder dismenore, kadının üreme organlarında endometriozis, adenomiyoz, uterus fibroidleri veya enfeksiyon gibi bir rahatsızlığın neden olduğu ağrıdır. Sekonder dismenore ağrısı genellikle adet döngüsünde daha erken başlar ve sık görülen adet kramplarından daha uzun sürer. Ağrıya genellikle bulantı, kusma, halsizlik veya ishal eşlik etmez.
AĞRILI ADET GÖRME NEDENLERİ
Adet krampları, uterusta prostaglandin adı verilen bir kimyasal maddenin kasılmasından (sıkılmasından) kaynaklanır. Bir bebeğin büyüdüğü rahim, bir kadının adet döngüsü boyunca daralır. Adet sırasında uterus daha güçlü bir şekilde büzülür. Rahim çok güçlü bir şekilde kasılırsa, yakındaki kan damarlarına karşı baskı yaparak rahim kas dokusuna oksijen beslemesini kesebilir. Ağrı, kasın bir kısmı oksijen beslemesini kısaca kaybettiğinde ortaya çıkar.
İkincil dismenore menstrüel kramplara nasıl yol açar?
Sekonder dismenore nedeni olan adet ağrısı, kadının üreme organlarındaki bir hastalıktan kaynaklanır. Sekonder dismenore neden olabilecek durumlar:
Endometriozis: Uterusu kaplayan dokunun (endometriyum) uterusun dışında bulunduğu bir durum.
Adenomyoz: Uterusun astarının uterusun kasına doğru büyüdüğü bir durum.
Pelvik inflamatuar hastalık: Rahimde başlayan ve diğer üreme organlarına yayılabilen bakterilerin neden olduğu bir enfeksiyon.
Servikal darlık: Uterusa açılan açıklığın daralması.
Fibroidler (iyi huylu tümörler) – Uterusun iç duvarında yetişirler.

AĞRILI ADET (DİSMENORE) BELİRTİLERİ
– Alt karında ağrı veya kramplar
– Baş ağrısı
– Bulantı – kusma
– Baş dönmesi
DİSMENORE TEDAVİSİ
Evde uygulanacak tedaviler
Evde bakım tedavileri ağrılı adet dönemlerini hafifletmede başarılı olabilir ve şunları içerebilir:
– Pelvik bölgesine ve sırta sıcak su torbası uygulaması
– Karın bölgesine masaj yapmak
– Ilık banyo yapmak
– Düzenli fiziksel egzersiz
– Hafif ve besleyici yemekler
– Gevşeme teknikleri veya yoga uygulamaları
– Beklenen süreden birkaç gün önce iltihap önleyici ilaçlar kullanmak
– B-6 vitamini, B-1 vitamini, E vitamini, omega-3 yağ asitleri, kalsiyum ve magnezyum takviyeleri almak ve şişkinliği önlemek için tuz, alkol, kafein ve şeker alımını azaltmak
– Bacakları kaldırarak veya dizler bükülmüş olarak yatmak
Tıbbi tedavi
Evde tedavi adet ağrınızı gidermezse, bazı tıbbi tedavi seçenekleri vardır. Tedavi, ağrınızın şiddetine ve altında yatan nedene bağlı olacaktır. PID veya cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar ağrıya neden oluyorsa, doktorunuz enfeksiyonları temizlemek için antibiyotik yazacaktır. Bunlar:
Steroid olmayan antienflamatuar ilaçlar (NSAID’ler)
Ağrı kesiciler
Antidepresanlar
Cerrahi
Endometriozis veya uterus fibroidlerini tedavi edebilir. Diğer tedavi seçenekleri başarılı olmamışsa, bu bir seçenektir. Ameliyat endometriozis implantlarını, uterin fibroidleri (miyom) veya kistleri çıkarır.
Nadir durumlarda, diğer tedaviler işe yaramadıysa ve ağrı şiddetliyse, bir histerektomi (uterusun cerrahi olarak çıkarılması) bir seçenektir. Histerektomi olduğunuzda, artık çocuk sahibi olamayacağınızı bilmelisiniz. Bu seçenek çocuk sahibi olmayı planlamayan ya da çocuk doğurma yıllarının sonunda olan kadınlarda kullanılır.

 Ağrılı aybaşı tedavisi

yoğurtun şifası

kokorecin yararları

istavridin faydaları

A vitamininin faydası

ayva reçelinin şifası

KUŞBURNU şifaları

Yabani gülün faydaları

Yosunun şifaları

Tütünün yararı

Mersinin yararları

Kafurunun şifaları

Karpuzun şifaları

Ekşi Yoncanın şifası

Denizsaçının şifaları

Centiyanenin yararı

Böğürtlenin faydası

öz olarak 

sütlacın şifası
patates salatası
neskafenin şifası
helvanın şifaları
pekmezin faydası
DEREOTU faydaları
Yoncanın yararı
Yulafın şifaları
Salebin yararları
Sarıodun faydası
Patlıcanın faydası
Marulun faydası
Muzun yararı
Kahvenin şifaları
Kirazın faydaları
Isırganın şifası
Hindibanın şifaları
Ginsengin şifası
Gül Ağacının şifası
Bergamodun şifası
aspirin faydaları
 

özde

AYVA faydaları
BUZ şifaları
ELMA SİRKESİ
Denizkadayıfı
Biberin faydası

mercimek yemek çorbası
ENGİNAR yemek şifaları
TURP yemek yararı


ENGİNAR yememek şifaları
TURP yememek yararı


dismenore Tedavisi

Limonatanın yararı
zakkumun şifaları
Yoncanın yararları
Portakalın faydaları
Maydanozun faydası
Miskçiçeğinin faydası
Muzun yararları
Kayınağacının şifaları
Ihlamurun şifaları
Helvacıkabağının şifası
Devedikeninin şifası
Dişbudak ağacının faydası
adamotunun yararı
 

öz olarak

kolanın şifaları
salatanın faydası
Tahinin şifaları
SARMISAK şifası
Taflanın şifaları
Sumağın yararı
Mantarın şifası
Mısırın faydası
Karabiberin faydası
İncirin faydaları
Ispanağın faydası
Hatminin faydası
Hünnabın yararı
Baldıranın yararı
Bamyanın şifaları

özde

kebabın yararı
kabak köftesi
ahladın şifası
andız kökü

 

Devamını Oku »

2 Ocak 2020 Perşembe

Ağız yaraları ve tedavisi

Ağız ve diş sağlığı alanında en sık karşılaşılan sağlık problemlerinden bir tanesi ağızda oluşan yara ve aftlardır. Konuşma, yutkunma ve çiğneme gibi hareketler esnasında zorluğa neden olan ağız yaraları, gündelik yaşamı olumsuz etkiler. Ağız içi yaralar bazen birkaç gün içerisinde kendiliğinden iyileşen küçük çizikler şeklinde olabilirken bazı durumlarda iltihaplanarak aft adı verilen ağrılı yaralara dönüşebilir. Tedavilerinde genellikle doğal yöntemler, gargaralar ve bazı durumlarda da antibiyotiklerden yararlanılabilir. Ağız yaralarının tedavisinde öncelikle yaraların oluşum sebebinin iyi araştırılması gerekir. Ağız yarası sorunu eğer kişide sürekli olarak tekrarlayan bir durum ise önemli hastalıkların belirtisi olarak ortaya çıkıyor olabileceği ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle ağız içinde yara ve aft problemi olan bireyler mutlaka diş hekimi kontrolünden geçmeli, eğer bu durum tedavilere rağmen düzenli olarak tekrar ediyorsa vücutta olası farklı hastalıklara yönelik gerekli araştırmalar yapılmalıdır.



Ağız yarası nedir?

Ağız yarası; ağız ve yanakların iç kısmı, diş etleri, dil ve dil altı ile damak bölgelerinde ortaya çıkan mukozal hasarlara verilen isimdir. Bu yaraların iltihaplı bir görünüm aldığı ve şişliğe neden olduğu durumlardaki haline ise aft adı verilir. Ağız içinde oluşan yaralar uçuk gibi virüslere bağlı olarak ortaya çıkan yaralar olabileceği gibi bakteriyel enfeksiyonlar ve sert besinlerin tüketilmesine bağlı olarak ağız içinin hasar görmesi nedenleriyle ortaya çıkabilir. Çok yaygın görülen bir sağlık problemi olup genellikle birkaç gün içerisinde kendiliğinden iyileşen basit tablolardır. Durumun ciddi olup olmadığını anlamak oldukça kolaydır. Eğer ağız yaraları sürekli olarak tekrarlıyorsa veya birkaç gün içerisinde iyileşmeyip büyümeye ve kötüleşmeye devam ediyorsa, altında yatan farklı bir hastalık olması ihtimali oldukça yüksektir. Bu nedenle yaraya yönelik tedavi uygulanırken aynı zamanda farklı bir hastalık olup olmadığı da araştırılmalıdır. Bebeklerde ve çocuklarda yetersiz ağız bakımı veya besin tüketimi esnasında ağız içine verilen hasarlar nedeniyle ağız içi yaraları daha sık olarak gözlenir. Yapılan araştırmalar sonucunda ağız yaralarının kadınlarda görülme sıklığının erkeklere oranla daha yüksek olduğu da tespit edilmiştir.

Ağız yarası belirtileri nelerdir?

Ağız yaraları, 1-2 gün içerisinde ortaya çıkan, hızlı bir şekilde gelişen ve genellikle birkaç gün içerisinde iyileşen yaralar şeklinde görülür. Bu süreçte görülen belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
  • Ağız içinde kızarık görünümdeki yaralar
  • Yara bölgesinde iltihaplanma
  • Yara bölgesinde şişkinlik, ağrı ve hassasiyet
  • Yara bölgesindeki ağrı ve batma hissi nedeniyle konuşma ve çiğnemede güçlük
  • Diş fırçalama esnasında acı hissi
  • İştah azalması
  • Boğaz ağrısı
  • Ateş

Ağız yarası neden olur?

Ağız yaraları bazen stres ve psikolojik kaynaklı etkenlere bağlı olarak kendiliğinden ortaya çıkabilir. Bu durumların haricinde oluşumunda rol oynayan belli başlı nedenler mevcuttur. Bu yaraların oluşumunda rol oynayan yanlış davranışlar ve bazı sağlık sorunları şunlardır:
  • Genetik ve sistemik hastalıklar
  • Vitamin ve mineral eksiklikleri
  • İlaç kullanımı
  • Hormonal değişiklikler
  • Besin ve ilaç allerjileri
  • Aşırı soğuk ve sıcak besinlerin tüketilmesi
  • Ağız bakımı ve temizliğinin yetersiz olması
  • Alkollü ve asitli içeceklerin tüketimi
  • Sigara kullanımı
  • Sağlık açısından uygun olmayan kimyasal içerikli diş macunu ve benzeri ağız bakım ürünlerinin kullanımı
  • Diş ve diş etlerinin yapısındaki bozukluklar
  • Bağışıklık sisteminin zayıf olması
  • Bakteriyel ve viral enfeksiyonlar
  • Sert ve ağız içinin çizilmesine neden olabilecek besinlerin tüketimi

Ağız yarası teşhisi nasıl konulur?

Ağız yaraları, yaranın ağzın arka bölgelerinde olmaması durumunda kişi tarafından gözle kolaylıkla teşhis edilebilir. Bunun için hastanın bir ayna karşısında ağrı hissettiği bölgeyi incelemesi yeterlidir. Yaranın damak veya boğaza yakın bölgelerde oluşması durumunda ise bu yaralar diş hekimlerinin kullandıkları aparatlar yardımıyla kolaylıkla görülebilir. Birkaç gün içerisinde iyileşmeyen, normalin üzerinde acı ve ağrıya neden olan, kanama ve ateşlenmeye sebebiyet veren ağız yaralarında vakit kaybedilmeksizin diş hekimine başvurulmalıdır. Diş hekimi tarafından yapılacak olan muayene esnasında yaranın boyutu ve tercih edilmesi gereken tedavi yöntemi belirlenir ve yaranın oluşum nedeni araştırılır. Enfeksiyon durumunda gerekli görüldüğü takdirde ağız içinden kültür alınarak laboratuvar incelemeleri yapılır ve enfeksiyona neden olan mikrobiyolojik etken belirlenir ve antibiyotik veya antiviral tedavisine başlanır.

Ağız yarasına ne iyi gelir ve tedavisi nasıl yapılır?

Küçük çaplı, basit ve günlük hayatı fazla etkilemeyen ağız yaraları evde alınabilecek basit önlemler ve gargara kullanımı ile hızlı bir şekilde iyileşir. Daha büyük çaplı yaralar için diş hekimine başvurmak büyük önem taşır. Ağız yaraları, özellikle çocuklarda ortaya çıktığı durumlarda iştah kaybı ve yemek yemede güçlüğe neden olması ile büyüme ve gelişmede geriliğe yol açabilir. Bu nedenle bir an önce tedavi edilmesi gerekir. Diş hekiminizin farklı bir tedavi önermediği durumlarda doktorunuza danışarak bazı evde tedavi yöntemlerini tercih edebilirsiniz. Evde ağız yarası bakımına yönelik olarak yapılabilecek doğal tedavilerden bazıları şunlardır:
  • Karbonat: Antibakteriyel özelliği ve yaralar üzerindeki iyileştirici etkisi nedeniyle karbonat, ağız yaralarının iyileştirilmesi için sıklıkla tercih edilen evde bakım yöntemlerinden bir tanesidir. 1 çay kaşığı kadar karbonatı az miktarda su ile karıştırarak hazırladığınız bu su ile gargara yapabilirsiniz. Yaranın dudağa yakın bölgelerde yer alması durumunda ile suyu bir bez yardımıyla yaralı bölgenin üzerine sürebilirsiniz.
  • Ada çayı: Enfeksiyonların iyileştirilmesi üzerinde olumlu etkileri olan ada çayı, ağız yaralarının doğal tedavisi için de tercih edilen yöntemlerdendir. Doğal ada çayının kaynatılması ile hazırlanan bitki çayı ağzı yakmaması için ılık olacak şekilde bir miktar soğutulur. İçerisine şeker veya tatlandırıcı eklenmeden içilir. İçim esnasında ağızda bir süre bekletilmesi etkisini artıracaktır.
  • Tuzlu su: Yaklaşık bir çay bardağı suyun içerisine 1 tatlı kaşığı tuz karıştırılarak bu su ile gargara yapmak, hem ağız içinin dezenfekte edilmesine, hem de yaraların daha hızlı bir şekilde iyileşmesine katkı sağlar. Bu işlem esnasında tuz nedeniyle bir miktar sızlama olması normaldir.
Doğal yöntemlerin dışında ağız yaralarının iyileştirilmesinde en sık tercih edilen ve oldukça etkili olan bir diğer yöntem ise antibakteriyel ve antienflamatuar etkili gargaralardır. Eczanelerde kolaylıkla bulunabilen bu gargaralar; yaraların neden olduğu ağrının hafifletilmesini sağlar, ağız içini temizler ve antibiyotik içerikli gargaralar aynı zamanda enfeksiyon ile mücadele edilmesine de yardımcı olur. Bu nedenle doktorunuz tarafından önerildiği takdirde gargara kullanımı oldukça önemlidir.
Yukarıda belirtilen doğal yöntemler ağız bakımında sıklıkla tercih edilen evde bakım yöntemleri olup bunların uygulanıp uygulanamayacağı veya hangilerinin tercih edilebileceği konusuna mutlaka diş hekimi karar vermelidir. Ağız yaraları doğru şekilde tedavi edilmediği takdirde ilerleyerek diş kökleri gibi farklı yerlere yayılabilir, sonuç olarak diş kaybına kadar giden daha ciddi boyutlara ulaşabilir. Bu nedenle ağız yarasının birkaç gün içerisinde iyileşmemesi durumunda doktor kontrolünden geçmek oldukça önemlidir. Eğer siz de ağız içi yarasına ne iyi gelir, ağız içi yarası neden olur gibi soruların cevaplarını merak ediyor iseniz bir diş hekimine başvurarak muayeneden geçebilir, doktorunuzun vereceği öneriler ışığında tedavinize başlayabilirsiniz. Ağız yarası sorununuz sürekli olarak tekrar ediyor ise bu durumu diş hekiminize bildirerek altında yatan farklı bir hastalık olup olmadığının araştırılmasını isteyebilirsiniz.

 ağız yaralarına iyi gelen yiyecek ve şifalı bitkiler

yoğurtun şifaları
eriştenin yararları
kıymalı böreğin şifası
sarı gazozun şifası
kabak köftesinin şifası
uykuluğun faydası
A vitamininin faydaları
ayva reçelinin şifaları
Ratanyanın yararları
Melekotunun faydası
Kusonun yararları
Greyfurtun şifası
Ekşi Elmanın yararları
Ekşi Yoncanın şifaları
Dolama otunun şifası
Bezelyenin yararları
Böğürtlenin faydaları
Börülcenin yararları

 öz olarak:
gazozun yararı
sütlacın şifaları
fosforun faydası
neskafenin şifaları
çikolatanın şifası
pekmezin faydaları
TURP yararları
Tatulanın faydası
Şeftalinin şifası
Servinin şifası
Patatesin yararı
Patlıcanın faydaları
Marulun faydaları
Menekşenin şifası
Lahananın yararları
Kavakağacının yararı
Isırganın şifaları
Hanımelinin şifası
Ginsengin şifaları
Gül Ağacının şifaları
Bergamodun şifaları
Biberiyenin faydası
Burçağın yararları

en özde
hoşafın faydası
BADEMYAĞI yararı
GELİNCİK faydası
ISPANAK şifası
PİRİNÇ şifası
zambağın şifası
Karaağacın yararı
Hodanın yararı
Defnenin faydası
Behmenin şifası
Biberin faydaları

Portakal
Centiyane

Devamını Oku »
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Saç ve Cilt Sağlığına Faydalı Bitkisel Yağlar

Neredeyse her gün kullandığınız saç ve cilt bakım ürünlerinin içinde zararlı kimyasal maddeler bulunduğunu mutlaka biliyorsunuzdur. Doğal...