PORTAKALIN FAYDALARI VE YARARLARI NELERDİR?

Portakalın Faydaları

Kış aylarının vazgeçilmez meyvesi, C Vitamini deposu, hastalıkların düşmanı, bağışıklık sisteminin dostu, tatlıların ve yemeklerin hoş kokulu bileşeni olan portakal hemen herkes tarafından sevilir ve bolca tüketilir. Peki, bu güzel meyvenin faydaları nelerdir? Şimdi portakalın faydalarına ve bu meyveyi tüketmenizin neden çok önemli olduğuna kısaca göz atalım.

Kanserden Korunmanıza Yardımcı Olur

İçeriğindeki bileşenler sayesinde cilt, akciğer, mide, göğüs ve kolon gibi kanser türlerinden korunmanıza yardımcı olur. Ayrıca içindeki antioksidan ve C vitaminleri bağışıklık sisteminizi güçlendirir ve bu da vücudunuzun kanser hücreleri ile savaşabilmesini sağlar. Bir araştırma sonucuna göre kolon kanserinin yüzde 10-15’i DNA daki mutasyonlar sonucu ortaya çıkar ve bu mutasyonlar C vitamini bakımından zengin portakal tüketimi ile önlenebilmektedir.

Tüm yıl boyunca marketlerde bulabileceğiniz bir meyve olan portakal, en çok kış aylarında tüketilmektedir. Portakal etli dilimleri, doğal suyu ve keskin tatlı lezzetiyle meşhurdur. Aynı zamanda C vitamini bakımından bir depo görevi görmektedir. Yabancı ülkelerde altın elma olarak nitelendirilen portakal, sağlığınızı korumada da çok etkilidir. Ayrıca yağ yakımını arttırma özelliğinden dolayı sporculara ve diyet yapanlara da tavsiye edilmektedir. Portakal ile ilgili daha ayrıntılı ve bilmediğiniz bilgilere ulaşmak için tek yapmanız gereken yazımızın geriye kalan kısmını okumak olacaktır. Portakalın besin değerleri, sağlığa olan yararları ve zararları ile ilgili bilgiler alt başlıklar ve maddeler halinde siz okurlarımızla paylaşılacaktır.

Portakalın Sağlığa Etkileri

Orta boy bir portakal (yaklaşık 154 g), 80 g kalori, 250 mg potasyum, 19 g karbonhidrat (14 gramı şeker ve 5 gramı posa olmak üzere), 1 gramda protein içermektedir. Tüm bu besin değerlerine ek olarak portakalın içinde 1 g dahi yağ bulunmamaktadır. C vitamini deposu olarak bilinen portakal, günlük C vitamini ihtiyacınızın yüzde 130’unu, A vitamini ihtiyacınızın yüzde 2’sini ve kalsiyum ihtiyacınızın yüzde 6’sını karşılamaktadır. Portakal ayrıca vücudunuzun direncini yükselten C vitamininin yanında tiamin, ribofilamin, niasin, magnezyum, manganez, fosfor, B-6 vitamini, folat ve bakır da içermektedir. Portakalın hastalıklara olan etkisine yazının devamından ulaşabilirsiniz.

1.Kalp Krizi

Türk Kalp Birliği’nin yaptığı araştırmaya göre portakal gibi turunçgillerde bulunan bileşiklerin bayanlarda oluşan iskemik kalp krizini yüzde 19 oranında engellediği ortaya çıkmıştır.

2.Kanser

Yeni doğan bebeklerde ilk 2 yıl boyunca portakal, muz ve portakal suyu tüketimi ne kadar fazla olursa lösemi riski o kadar azalır. Harika bir antioksidan özelliği taşıyan C vitamininin kaynağı olan portakal, kansere sebebp olan radyasyonlu hücrelerle savaşarak kanseri engellemede rol oynamaktadır. Ayrıca bol miktarda posa alınmasıda kolorektal kanseri önlemede etkili olmaktadır.

3.Kalp Sağlığı

Portakalda bulunan posa, potasyum ve C vitamininin kalp sağlığına yararlı olduğu bilinmektedir. Amerikalı bir araştırmacı olan Mark Houston’a göre vücuda bol miktarda potasyum ve az miktarda sodyum alımı kalp hastalıklarını engellemektedir. Yapılan bir araştırmada günlük 4059 g potasyum alan bir kişinin daha az potasyum alan (1000 g) kişiye göre kalp krizi yaşama riski yüzde 49 daha az olarak belirlenmiştir. Potasyumun bol miktarda alınmasının diğer faydaları ise kas kaybını engellemesi, böbrek taşı oluşumuna karşı etkili olması, kemikteki mineral miktarının korunması ve kalp krizi riskini azaltması da diğer faydaları arasında yer almaktadır.

4.Cilt Sağlığı

Güneşteki zararlı ışınlardan ve çevre kirliliğinden cildinizin zarar görmesini istemiyorsanız, doğal yollarla antioksidan almanız gerekmektedir. Doğal bir antioksidan olan C vitaminini bol bol almak için de portakal tüketimine özen göstermeniz gerekmektedir. C vitamini ayrıca kırışıklıkları ve diğer cilt problemlerini önlemede de etkili bir rol oynamaktadır. Ciltte kolajen oluşumunu sağlayarak tüm cilt problemlerinizle savaşmanızda yardımcı olur.

Portakalın bileşenlerinden olan beta karoten güçlü bir antioksidan kaynağıdır ve hücrelerin zarar görmesini engeller, cildi serbest radikallere karşı korur ve yaşlılık belirtilerini geciktirir. Bu sebeple güzellik endüstrisinde de sıkça kullanılır ve birçok yüz maskesi ya da kremin anahtar içeriği portakaldır.

5.Böbrek Hastalıkları

Böbrek Rahatsızlıklarını Önler

Düzenli olarak portakal suyu tüketmek böbrek rahatsızlıklarını önler ve böbrek taşı oluşması riskini azaltır. Ancak tüketmiş olduğunuz portakal suyunun miktarına dikkat etmeniz gerekmektedir. Çünkü portakal suyu yüksek oranda şeker içerir ve vücuda fazla alınan şekerin de sağlığa çeşitli zararları vardır.

Günlük düzenli olarak portakal suyu tüketimi böbrek taşı ve diğer böbrek hastalıklarını durdurur. Burada dikkat edilmesi gereken tek şey portakal suyunun aşırı miktarlarda tüketilmemesi. Çünkü şekerli ve asitli yapısı sebebiyle aşırı miktarda portakal tüketimi dişlerde çürümeye sebep olabilir.

6.Akciğer ve Karaciğer Kanseri

Japonyada yapılan araştırmaya göre A vitamininde bulunan karotenoid adlı bileşiklerin akciğer kanseri riskini azaltıcı yönde etki yapmaktadır.


Japonya’da yapılan 2 araştırmaya göre portakal yemek karaciğer kanserine karşı sizi korur. Bunun sebeplerinden birinin A vitamini bileşenlerinden olan karotenoyidler olduğu sanılmaktadır.

7.Viral Enfeksiyon

Kış aylarında meyve tüketimi gribal hastalıklarla savaşmada önemli bir rol oynamaktadır. Yapılan araştırmalar sonucu portakalda bulunan bol miktardaki polifenolun grip gibi virüsel hastalıklarla savaşmada bire bir etkili olduğu görülmüştür.

8.Vücut Dengesi

9.Kan Basıncı Düzenlenmesi

Yüksek Kan Basıncını Düzenler

Portakalın içinde yer alan flavonoit hesperidin yüksek kan basıncının düzenlenmesine yardımcı olur. Ayrıca portakalın bileşenlerinden olan magnezyum da kan basıncını korur.

10. Bağışıklığı Arttırır

Portakal çok zengin bir C Vitamini kaynağıdır ve bir orta boy portakal günlük C Vitamini ihtiyacınızın yaklaşık %72sini karşılar. C Vitamini ise vücudunuzu serbest radikallerin vereceği zarara karşı korur ve bağışıklığı arttırır. Ayrıca kışın sık rastlanan gribe, soğuk algınlığına ve öksürüklere karşı da bağışıklığı arttırması sebebiyle koruma sağladığı söylenir.