1. Vücut
ağırlığınızı günün aynı saatinde ve hep aynı tartı ile ölçün. Bu sırada
kıyafetlerinizin de aynı olmasına dikkat edin veya çıplak tartılmayı
deneyin. Gün içinde ağırlığınızda farklılıklar olabilir. Bunun için
moralinizibozmayın. Her gün yerine, haftada bir, en fazla iki gün
tartılmayı alışkanlıkedinin.
2.
Her gün kendiniz için neler yaptığınıza dikkatlice bakın ve yeni
haftanın hedeflerini oluştururken gerçekçi olun. Ara öğünleri tam almak,
tüketilen suyu artırmak, salatadasosu kontrol etmek gibi, kendinize
küçük hedefler belirleyebilirsiniz.
3. İnsan kendisi için yararsız,
hatta sakıncalı besinleri de zaman zaman yiyebilir. Ancak önemli olan,
bu beslenme şeklini alışkanlık haline getirmemektir.
4. Eliniz
sürekli yemeğe gidiyorsa, parmaklarınız için farklı bir aktivite bulmaya
çalışın; örgü örmek, resim yapmak, internette dolaşmak veya
hissettiklerinizi yazmak gibi.
5. Günlük yaşam aktivitelerinizi
gözden geçirin. Dahahareketli bir yaşam için seçenekler oluşturun.
Küçük değişiklikler sağlığınızda büyük farklar yaratabilir. Merdiven
kullanmak, kısa mesafeleri yürümek veya her gün kaç adım attığınızı
kaydeden bir cihaz kullanmak gibi..
6. Yemek yerken herhangi bir
şeyle meşgul olmayın, televizyon izlemeyin, kitap okumayın.
Yemeklerinizi sakin bir ortamda, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek
tüketin.
7. Şişmanlığın oluşumunu önlemek, şişmanlık oluştuktan sonra
zayıflamaya çalışmaktan daha kolaydır. Bu nedenle, küçük yaştan
itibaren enerjidengesine uygun bir beslenmealışkanlığı
benimsenmelidir. Bunun için yediklerinizi kaydetmek iyi bir yoldur.
8.
Hayalinize ulaşamamanın verdiği boşluk hissini yemekle doldurmaya
çalışanlardan biri olmayın. Hedeflerinizi tekrar gözden geçirin.
Sonucunda mutlu olacağınız şeyleri yapmaya çalışın.
9. Beslenme
hedeflerinizin tamamını gerçekleştiremediğiniz zamanlarda çok üzülmeyin.
Çünkü bu bir kamp değil. Bu, sizin en önemli varlığınız olan vücudunuza
yaptığınız bir yatırım ve ömür boyu devam edecek. Sabırlı olun ve
hedeflerinizi yeniden gözden geçirin. Bodybank piyasasında kazanan siz
olun...
10. Uzun araba yolculuklarında ve uçak seyahatlerinizde,
saat başı su içmek ve biraz yürümek, gaz ve kabızlık şikayetlerine engel
olur. Uçakta alkol yerine su ve maden suyu içmek, dehidratasyonu yani
vücudun susuz kalmasını önler.
11. Arkadaşlarınızla buluşmaya ya da
davetlere çok aç gitmemeye özen gösterin. Kalabalıkortamlarda
açlığınızı kontrol edemeyebilirisiniz. Çok alkol almak istemiyorsanız,
beyaz şarap ve sodayı karıştırmayı deneyin.
12. Domates soslu
makarna, krema sos içerenden daha az kalorilidir. Soslara dikkat edin...
Aynı şekilde, salata büfesinden alacağınız mayonez soslu bir seçim bir
hamburgerden çok daha fazla yağ ve kaloriye sahiptir.
13. Gittiğiniz
restoranda garsona soru sormaktan çekinmeyin. Beyaz ekmek yerine tam
buğday/çavdar seçeneğini mutlaka sorun ve isteyin. Bilmediğiniz sosların
içeriğini öğrenmeye çalışın.
14. Kilo verme programlarında
duraksama dönemi olması çok normaldir ve bu durum herkesin başına gelir.
Böyle dönemlerde sakın umutsuzluğa kapılmayın. İlk haftalarda hızlı bir
su kaybı olabilir. Sonrasında yağyakacağınız için yavaş kilo vermek
sizi korkutmasın, devam edin...
15. Yemeğe başlamadan servis edilen
ekmek ve zeytinyağı sosları, yemeyi planladığınız salatadan daha fazla
kalori almanıza sebep olabilir. Dikkat edin...
16. İştahınızı
kontrol etmek için yavaş yemeye çalışın. Her lokmadan sonra çatal-bıçağı
bırakın. Yemeğinizi seyredip, mutlu bir ifadeyle tekrar ikinci lokmayı
alın. Yemekle savaşmak yerine, onu gerçekten bir kutlama haline getirin
ve küçük lokmalar halinde tüketin.
17. Yeterli ve dengelibeslenmek
için öğün atlamayın. Öğün atlamayı alışkanlık haline getirmeyin. Çünkü
atlanan her öğünden sonra, diğer öğündeki besin tüketimi daha fazla
olmaktadır. Beslenmenizi bu konuda yeniden gözden geçirin.
18.
Şişman çocuk, “sağlıklı çocuk” demek değildir. Şişman yetişkinlerin
yüzde 30’unun bebeklik ve çocuklukta da şişman olduğu bilinmektedir.
Çocukları zorla ve bol kalorili besinlerle beslemek, vücutlarında yağ
hücrelerinin büyümesine ve sayılarının artışına neden olur.
19.
Fiziksel açlık ile duygusal açlığı ayırt etmeye çalışın. Sakın
cesaretinizi kaybetmeyin. Hiçbirimiz mükemmel değiliz ve her zaman aynı
disiplinde olamayabiliriz. Hep pozitif düşünün...
20. “Düşmanını
kendine yakın tut” atasözünü hatırlayın. Çünkü siz topu suda ne kadar
derine iterseniz, bıraktığınızda sıçraması o kadar yüksek olur. O yüzden
sevdiğiniz besinlerden küçük porsiyonlarda olsa da yiyin, kendinizi
keyif aldığınız yiyeceklerden tamamen mahrum etmeyin.
21. Her
başarısız diyet uygulaması, vücutta zayıflamaya karşı dirençoluşturur
ve bir sonraki diyet girişiminin başarısını azaltır. Bu sebeple, kiloalmamaya özen gösterin ve fazla yediğiniz günlerin hemen ardından
dengelemeye çalışın.
22. Kendinizi ödüllendirin. Daha önceden
belirlediğiniz kiloya veya ölçüye geldiğinizde, ensevdiğiniz yemekten
normal bir porsiyon ölçüsünde yiyin ve bu durumun keyfini çıkarın.
23.
Diyet kişiye özeldir. Bu nedenle, herkes için ortak bir diyet öneren
“sihirli diyet”lerin sizi başarıya götüreceğine inanmayın.
24. Eğer
sürekli atıştıran bir yapınız varsa, bu zamanları özellikle not edin.
Eğer atıştırma saatleriniz paralel zamanlarda ise, bu durumun sebepleri
üzerine yoğunlaşın. Yemeği sonlandırıp, “Neden bunu yaptım?” diye
düşünün. Tekrar atıştırma ihtiyacı hissettiğinizde, bu durumu
sorgulayın.
25. Porsiyon ve pişirme ölçülerinize dikkat edin. Yalnız
yaşayan biriyseniz, iki parça ızgara bonfile pişirmeyin. Çünkü ikinci
parçayı yeme ihtimaliniz çok yüksek olacaktır. Yemek ısıtırken de bir
porsiyonluk ısıtın. Tüm yemeği ısıtmayın. Böylece fazla porsiyon yemek
yemenize engel olabilirsiniz.
26. Şişmanlığın çözümünde hiçbir besin
tek başına mucizevi bir özelliğe sahip değildir ve hiçbir besin de tek
başına suçlu değildir. Hedefiniz hep ölçülü beslenmek olsun.
27. İyi
Yaşam Günlüğü yazmaya başladıysanız ilk günlere göre beslenmenizde ve
davranışlarınızda nelerin değiştiğini tekrar gözden geçirin,
hedeflerinizi yeniden belirleyin. Davranışlarınızı tamamen değiştirip,
yeni düzeninize uyum sağlamanız için 3 ay yeterlidir. Ancak, daha ilk
aydan, hatta ilk günlerden yaptığınız yatırımın farkına varmanız bile
önemli bir gelişmedir, unutmayın.
28.
Ailece spor yapmayı gelenek haline getirmeye çalışın. Çocuklar bütün
davranışlarında anne, baba ve kardeşlerini örnek alır ve onlar gibi
davranmaya çalışır. Onlara da örnek olun.
29. Sigara içmek iyi
kolesterolü azaltır. Oysa egzersiz yapmak iyi kolesterol seviyenizi
yükseltmede ve kalbinizi korumada çok önemlidir.
30. İş yerinde egzersiz yapmak için fitnesssalonu veya masatenisi salonunu kullanabilirsiniz.
31.
30 yaşından itibaren metabolizmanız her yıl yavaşlar. Bu sebeple, her
yaşın güzelliğini çıkarın. Eğer zamana karşı kendinizi korumak
istiyorsanız, sadece yediklerinizi azaltmak bir çözüm olamaz. Çünkü bu,
sürekli daha az yemek zorunda kalmak demektir. Çözüm için hareketinizi
artırın.
32. Vücudumuzun yağdeposunun ismi “adipoz doku”dur. Fazla
yenilen her şey vücutta yağa dönüşür. Sadece diyetteki yağı azaltarak,
vücut yağınızı azaltamazsınız. Her besin grubundan ölçülü tüketin ve
egzersiz ile kas dokusunu koruyarak yağı azaltmaya çalışın. Her zaman
dediğim gibi yağ yemeden yağ yakamazsınız.
33. Yüksek proteinli,
dengesiz diyetler yapmayın. Proteinden zengin diyetler, kalsiyumun
idrarla atılımını artırır. Bu etki, yüksek fosfat içeriği nedeni ile
hayvansal proteinlerde daha fazladır.
34. Zeytinyağının kalp dostu
olduğu birçok araştırmada kanıtlanmıştır. Ancak tüm yağlar gibi, 1 gramı
9 kalori içerir ve fazla tüketimi şişmanlığa sebep olur.
35. Süt, yoğurt ve peynirin az yağlı olanlarını tüketin. Böylece vücudunuza daha az kalori ve yağ almış olursunuz.
36.
Sarımsak kan basıncını düşürür. Araştırmalara göre, günde alınan 1 diş
sarımsak kolesterol düzeyinin düşmesinde de olumluetkiye sahiptir.
Soslarınızda ve yemeklerinize sarımsağa yer verin.
37. İşlenmiş et ürünlerini aşırı tüketmenin kanser ile ilişkili olabileceğini unutmayın.
38.
Mide yakınmalarınız veya reflü şikayetiniz varsa, yemekleri az az, sık
sık olacak şekilde tüketin. Yavaş yiyin, iyi çiğneyin. Yiyecek ve
içeceklerinizin çok sıcak veya çok soğuk olmamasına dikkat edin. Karın
bölgenizde basıncı artıran sıkı kemer veya çamaşır kullanmayın.
39.
Tam buğday unundan yapılmış ekmek ve soyanın, kalp hastalıklarında
azalma sağladığı araştırmaların ortak sonucudur. Küçük seçimleriniz sizi
çok farklı sonuçlara taşıyabilir.
40. Taze sebzeleri, yağda
kızartmayın. Çünkü çok yağ çekerler ve kalorileri artar. Kızartma yağını
tekrar kullanmak ise, kanserojen maddeler oluşturabilir.
41.
Selenyum antioksidan olarak E vitamini ile birlikte, çeşitli kanser
türleri ve kalp hastalığı risklerini azaltmaya yardım eder. Doğal
kaynakları; deniz ürünleri, buğday tohumu, kepek, tonbalığı, soğan,
domates, brokoli ve sarımsaktır.
42. Günde 4-6 fincan yeşil çayın,
mide, özafagus, kolon, meme ve sindirim sistemi kanseri riskinde azalma
sağladığı bildiriliyor. Seçimlerinizde yeşil çaya da yer verin.
43.
Günde 5-7 porsiyon sebze ve meyve tüketimi kolon, meme, prostat gibi
kanser türlerinde azalmaya neden olur ve kalp- damar hastalıklarının
riskini azaltır. Her gün meyve ve sebze yemeye özen gösterin ve bunu
yeme günlüğü tutarak takip edin.
44. Yüksek proteinli şok zayıflama
diyetlerinin sağlığınızı olumsuz etkileyeceğini unutmayın. Haftada 500
gram ile 1 kg arası kilokaybı, beslenme ve tıp bilimi tarafından
önerilen uygun miktardır. Tüm besin gruplarından yiyerek, bu hızda
ilerliyorsanız, iyi yoldasınız demektir.
45. Kuru baklagilleri
yıkamadan pişirmekle zirai ilaç kalıntıları vücuda alınır. Bu sebeple,
kurubaklagilleri pişirmeden bir gece önce ıslayın ve iyice yıkayın.
Böylece hem pişme süreleri kısalır hem de vitamin kaybı azalmış olur.
46.
Vücudunuzdaki D vitamini düzeyini kontrol ettirin. Çalışmalar D
vitamininin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve kansere karşı
koruyucu olabileceğini söylüyor.
47. Et, balık, tavukızgara
yaparken, bunları ateşe yakın pişirmemeye çalışın. Ateşe çok yakın
pişirmekle, bu besinler üzerinde kanser yapıcı maddeler oluşabilir.
48.
Yemeklerinizi renklendirin. Taze ve renkli çiğsebzelerle karışık
salatalar yapın. Soya filizi, ıspanak, roka, domates, kırmızıbiber ve
semizotu çiğ olarak yenildiğinde vitamin ve mineral açısından daha
değerlidir. Bu besinler düşük kalorili olmaları sebebiyle de bolca
yenilebilir.
49. Canınız çok tatlı istediğinde, tarçınlı, zencefilli,
limonlu ılık bir bardak su içmeyi deneyin. İçine tazenane veya
fesleğen de ilave edebilirsiniz. Bitki çayları ve 1-2 kuru kayısı da bu
isteğinizi kontrol etmeye yardımcı olabilir.
50. Her besin öğesinin
sindirimi için geçen süre farklıdır. Karbonhidratlı besinler için bu
süre en az, protein içerikli besinler için en fazladır. Bu sebeple,
karışık bir diyet tüketilmesi tokluk hissi açısından önemlidir. Öğlen
sadece bir salata yerseniz, akşam üzeri tatlı isteğinize yenik
düşebilirsiniz.
51. Sıkıldığınızda ya da kendinizi huzursuz hissettiğinizde, mutfağa girmeyin. Kendinize yemek dışında bir uğraşı bulun.
52.
Yemeğin yarattığı iyi duygular genellikle kısasürelidir ve sonuçta
kilo aldırdığı için üzüntü, mutsuzluk, stres, kaygı gibi çok daha
negatif duygulara sebep olur. Kendiniz baş edemiyorsanız, mutlaka
profesyonel yardım almayı deneyin.
53. Dengeli beslenebilmek için
her öğünde 5 temelbesin grubundaki yiyecekleri bir arada tüketin. Bu
şekilde beslenme, besinöğeleri arasında dengeyi sağlar. Yeterli
beslenebilmek için sadece kalori saymanıza gerek yok. Temel besin
gruplarından hangi miktarda yemeniz gerektiğini bilmeniz yeterlidir.
54. Haftada 2 veya 3 kez baklagillerden seçilmiş besinler ve kabuklu tahıllar tüketmeye dikkat edin.
55.
Aşırı miktarda kahve tüketmeyin. Fazla miktarda kahve tüketimi, idrar
ve bağırsaktan kalsiyum atılımını etkilemektedir. Günde 2-3 fincan
kahveden fazlasını içmemeye çalışın ve içtiğiniz sıvıları günlük
kayıtlarınızdan kontrol edin.
56. Yoğurdun yeşil suyu çok faydalıdır. Kesinlikle dökmeyin. Bu suyu yoğurda veya yemeklerinize karıştırın.
57.
Kendi kendinizi kontrol ederken ve doğru besini ararken, mutlaka
etiketleri okuyun. Besinlerin kalori, yağ ve tuz değerlerini, son
kullanma tarihlerini inceleyin.
58. Çorbalarda kıvam için beyaz un
kullanmak yerine mercimek ya da bulgur deneyin. Un kullandığınız
tariflerde unu kavurmamaya özen gösterin.
59. Dengeli beslenme ve
iyi yaşamı hayatınızın bir parçası haline getirin ve etrafınıza da bunu
anlatın. Arkadaşınıza giderken pasta almak yerine, taze meyve sepeti
veya zeytinyağı ürünlerinden bir sepet hazırlayabilirsiniz.
60. Her
gün bir kadehten fazla alınan alkol, B1, B6 vitaminleri ve folik asidi
olumsuz etkilemektedir. Tükettiğiniz alkol miktarına dikkat edin.
61.
Günlük sıvı gereksinimi vücuda alınan her bir kalorinin metabolize
olması için 1 ml’dir. Yani, 2000 kalori günlük gereksinim için
tüketmeniz gereken su miktarını 2000 ml = 2 litre gibi düşünebilirsiniz.
Ancak sıcak hava, nem, egzersiz süresi ve yoğunluğu bu ihtiyacı
artırabilir.
62. Susama hissi geliştiğinde, vücutta yüzde 1’lik su
kaybı oluşmuştur. Vücut suyunun yüzde 10 kaybı, hayati risk taşır. Vücut
suyundan yüzde 20 kayıp ise, ölümle sonuçlanır. Her gün içtiğiniz su
miktarını ölçün.
63. Aşırı sıvı kaybedilen sporlarda, soğuk su
içilmesi önemlidir. Çünkü terle kaybedilen su çok hızlı bir şekilde
yerine konulmazsa, performans olumsuz etkilenir.
64. Sıcak su ve
soğuk su arasındaki tek fark, mideyi terk etme hızıdır. Sıcak su midede
80 dakika kalır, soğuk su ise 20 dakika içinde vücudu terk eder. Sıcak
su ile yağların erimesi söz konusu değildir. Ancak düşük kalorili
diyetlerde midede tokluk oluştursun diye sıkça önerilir.
65. Su
böbrek fonksiyonları, kan dolaşımı, vücut ısı dengeniz, besinlerin
taşınması ve atık maddelerin atılması için çok önemlidir.
66. Evde
su kesildiğinde temizlik yapamadığınız gibi, yeterli su içmezseniz
vücudunuzun da kendi temizliğini yapamadığını unutmayın. Her gün en az 2
litre su içmeyi alışkanlık haline getirin. Bunu yeme günlüğünüze
kaydedin ve istikrarlı olmaya çalışın.
67. Vücudunuza iyi davranın!
Hep başkalarına verdiğimiz sözleri yerine getirmek için çabalarız. Oysa
kendimize verdiğimiz sözleri hep atlarız… Lütfen kendinize söz verin ve
gerçekten kendinize iyi bakın.
68. Sigara içenlerin içmeyenlere göre
daha fazla osteoporoz riski vardır. Ayrıca sigara içen kişilerde
menopoza daha erken girme riski de önemlidir. Eğer sigara içiyorsanız,
bırakmak için kendinize zaman belirleyin ve kendinizi bu karara
hazırlayın.
69. Fazla miktarda (günlük 100 ml’den fazla) alkol
tüketen kişilerde osteoporoza yakalanma riski daha yüksektir. Aşırı
alkol tüketimi ile kalsiyum emilimi azalır, atılımı ise artar.
70.
Sütü çiğ içmeyin. Çünkü bu şekilde vücudunuza zararlı mikroplar
alırsınız. Süt kabardıktan sonra karıştırılarak, 4-5 dakika kaynatılıp,
hemen soğutulmalıdır. Bu şekilde pişirdiğiniz sütü, cam kavanozda,
buzdolabında, 1-2 gün saklayabilirsiniz.
71. Salata posa için iyi
bir kaynaktır. Ancak soslarına dikkat edin. 2 yemek kaşığı sezar sos
yaklaşık 120- 150 kalori içerir. Bu da yaklaşık olarak 2 dilim ekmek
enerjisine eşittir.
72. Yulafa beslenmenizde yer verin. İçerdiği lif
ve beta-glukan ile bağışıklık sisteminizi korur, tokluk hissinin
artmasına yardımcı olur.
73. Meyve suyu yerine meyvenin kendisini
yemeyi tercih edin. Özellikle kabuklu yenebilen meyveleri soymayın.
Böylece lif alımınızı artırabilirsiniz. Ancak soymadan yemeyi tercih
ettiğiniz meyveleri çok iyi yıkamalısınız.
74. Kahvaltıyı atlamayın. Çünkü kahvaltı posa bakımından oldukça zengin çeşitlerle doludur.
75.
Şişmanlık, doğru beslenme alışkanlığı kazanılmadığında tekrar ortaya
çıkabilir. Tedaviye yönelik her uygulama, aslında “yaşam biçimini
değiştirme” temeline dayalı olmalıdır, yani hedef yine sürdürülebilir
olan “iyi yaşam” tarzı.
Kaynak:http://www.elele.com.tr/
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Saç ve Cilt Sağlığına Faydalı Bitkisel Yağlar
Neredeyse her gün kullandığınız saç ve cilt bakım ürünlerinin içinde zararlı kimyasal maddeler bulunduğunu mutlaka biliyorsunuzdur. Doğal...
-
Bu yazımızda deri iltihabı (Dermatit) ve deri altı iltihaplanması için bitkisel tedavi yöntemleri hakkında bilgiler sunacağız. Dermatit...
-
Hayatımızı devam ettirmek için en gerekli organlarımız şüphe yok ki duyu organlarımızdır. Özellikle göz bu konuda diğer duyulara göre biraz...
-
Dove Sabun Dove sabun, sadece Türkiye'de üretilen ancak Dünyada ciddi derecede kullanım kitlesine sahip olarak bildiğimiz en...
-
Gastrit ve bitkisel tedavisi Şifalı bitkiler ile gastrite ne iyi gelir, kronik gastrit tedavisi, gastritte iyi gelen bitkiler, çayl...
-
Hem erkekler hem de kadınlarda görülen bel soğukluğu nedir? Bel soğukluğunun nedenleri, belirtileri… Genellikle genital bölgelerde ağrı ve...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder